Modern hikâyeciliğimizin, hiç kuşkususuz en önemli ismi olan Sait Faik (1906 – 1954), Batı kaynaklı bir tür olan hikâyeyi Batı’nın ve kendisinden öncekilerin etkisinde kalmadan, kendine özgü bir tür haline getirdi. Kimseye benzemediği için de “kökü kendisinde” bir yazar olarak kabul edildi. Kendisini de dâhil ettiği şehirli, alt tabakadan insanları; balıkçıları, kahvecileri, arabacıları, Adaların sakinlerini, işsizleri, yoksulları, sarhoşları olduğu gibi, hiç idealize etmeden ve çok yalın olmasına karşın, çok şiirsel bir dille anlattı.
Sait Faik, ikinci hikâye kitabının bu ikinci basımını, yıllar sonra "Sait Faik Abasıyanık 90 Yaşında" adıyla kendisi hakkında bir kitap yayımlayacak olan genç bir öğretmene, Perihan Ergun'a (1928 - 1918) imzalamıştır.